Değerli konuklarımız

Değerli çalışma arkadaşlarım,

Değerli basın mensupları,



Cumhuriyetimizin kurucusu, Türk devriminin mimarı ve Türkiye’nin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmasına öncülük eden değişim ve dönüşümün yaratıcısı ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 73’üncü yıldönümü vesilesiyle toplanmış bulunuyoruz.



Atatürk, bir ulusun ve bir ülkenin dönüşümünü hedeflemekle kalmamış, bu dönüşümün kalıcı olabilmesi için ulusu oluşturan bireylerin değişimi için bir vizyon yaratmıştır. Dogmatik, basmakalıp yaklaşımları reddeden, dinamik, yeniliklere açık, özgüven ve sorumluluk sahibi, sorgulayan, düşünen, üreten, öz kimliğini koruyarak uyum sağlamayı başaran bireyler hayal etmiş ve verdiği mesajlarda, ancak çağdaş düşünceyi, çağdaş yaşamı benimseyen bireylerle toplumların ileriye gidebileceklerini işlemiştir.



Bizlerin bu vizyon çerçevesinde bir sorumluluğumuz mevcut. Bu sorumluluk Türkiye Cumhuriyetinin her ferdini düşünmeye, araştırmaya, anlamaya, yorumlamaya ve daha ileriye gitmek için çalışmaya yöneltiyor.



Ben bir Türk bireyi ve Türk kadını olarak bu sorumluluğu layıkıyla hissediyorum. Mesleki deneyimim bana dünyanın pek çok ülkesindeki Müslüman kadınının bizlerin onlarca yıl evvel kazandığımız haklara hala büyük gıptayla baktığını gösterdi. Örneğin Türk kadınının 1934 yılında kazandığı oy hakkını elde edebilmek için hala beklemek zorunda olan kadınlar var. Fazla uzağa da gitmemize gerek yok. Bugün yaşadığınız, çoğulcu demokratik değerlerin kök saldığı ülkelerde kadına bu haklar Türkiye’ye nazaran çok geç verilmiştir. Belçika’da kadınlar ancak 1948, Portekiz’de 1968 ve İsviçre’de 1971 yılında seçme ve seçilme hakkına kavuşabilmişlerdir.



Bizlerin Atatürk’e minnettarlığımızı en iyi ifade edebilmemizin yolu, onun hayalleri ve gerçekleştirdikleri üzerinde düşünmek, bireysel ve ulusal dönüşüm yönündeki çabalarını doğru yorumlayabilmektir. Bizler kendimize, çocuklarımıza ve yakınlarımıza yatırım yaptığımız sürece, okuduğumuz, düşündüğümüz, çalıştığımız, ürettiğimiz, yeniliklere öz kimliğimizi koruyarak uyum sağladığımız, insanca yaşadığımız ve toplumsal bilincimizi oluşturan değerleri beslediğimiz sürece onun ideallerini gerçekleştiriyoruz.



Bu hepimizin ortak sorumluluğu.



Ulu önderimiz Atatürk’ün aziz hatırasının önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz.