Saygıdeğer Dernek Başkanlarımız,

Cenevre Okul Aile Birliği’nin kıymetli Başkanı,

Sevgili gençler

Değerli misafirlerimiz ve

Sevgili mesai arkadaşlarım,

Devletimizin kurucusu, büyük komutan, eşsiz devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 80. yıldönümünde anmak ve ona olan minnettarlığımızı ifade etmek için bugün burada toplanmış bulunmaktayız.

10 Kasımların artık sadece yas tutma günleri değil, Atatürk’ü daha iyi anlamak, onun eşsiz hizmetlerini gelecek nesillere en doğru şekilde aktarabilmek için biraraya geldiğimiz zamanlar olduğunun bilincindeyiz.

Mustafa Kemal’in “Özgürlük vebağımsızlık benim karakterimdir” sözleriyle ifade ettiği üzere, belki de en önemli özelliği, milletinin bağımsızlığına olan tutkusudur. Her köşesi işgal edilmiş, ordularıdağıtılmış bir memleketi bu özelliği ve dehası sayesindeayağa kaldırarak, kendi kaderini tayin etmesine olanak sağlamıştır.

Lloyd George, "İnsanlıktarihi birkaç yüzyılda bir dahi yetiştirebiliyor. Şu talihsizliğimize bakınızki bu dahi maalesef Anadolu’dan çıktı” söyleriyle Atatürk’e olan hayranlığını dile getiren sayısız devlet adamından sadece biridir.

Hayatını ülkesine ve milletine adayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin içinde bulunduğu zorluklara ve sahip olduğu kısıtlı imkânlara rağmen, milletinden aldığı güç ve destekle Türk Milletinin kaderini ve tarihin akışını değiştirmiş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurmuştur.

Bu bilinçle ebediyete uğurlandığı 10 Kasım 1938’in yıldönümünde, Atatürk’ü, en büyük eseri Cumhuriyeti ve kazanımlarını anlamak, hoşgörü, birlik ve beraberlik içinde yaşamak ve ülkemizin muassır medeniyetler seviyesini aşması için durmadan çalışmak görevimizdir.

Günümüzde dünyanın dört bir yanında barış veistikrarı hedef alan terörizm, hoşgörüsüzlük, ırkçılık ve azgelişmişlik gibi tehditler tahliledildiğinde, “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyen bir liderin değeri çok daha iyi anlaşılabilmektedir.

Atatürk’ü anlatmaya çalışırken, yine kendisinin bizlere rehber olacak nitelikteki şu sözlerini hatırlatmak isterim:

İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal. İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; O, ben değil, bizdir. O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur.

Bu duygu ve düşüncelerle, 80 yıl önce bugün ebediyete uğurladığımız Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.